Mehmet Nabi Batuk

Mersin’in en eski mesleklerinden biri olmasına karşı ulusal uluslararası balıkçı ve lojistik firmalarının yarattığı kirlilik ve uygunsuz avlanma nedeniyle kan ağlayan Akdeniz’i ve Mersin Sahillerini tekrar eski haline getirmeye çalışan, gençlerin deniz ile arasında bir köprü kuran Mersin Amatör Balıkçılar Derneği, genel kurulunu yaparak mevcut yönetim kurulunu tazeledi. Hem kurumsal hem çevresel hem de eğitsel iş yükünün ağır olduğu Mersin Amatör Balıkçılar Derneği’nin yeni başkanı 164’e karşı 207 oy alan aday Metin Atlas oldu. Gazetemize gerçekleştirdikleri seçimli genel kurul toplantısını değerlendiren yeni Başkan Metin Atlas, yeni yönetim kurulunun hedefleri, çalışmaları ve projeleri, kentin tüm odaklarının karşı çıkmasına rağmen; turizm bölgelerine kurulmak istenen balık çiftlikleri ile görüşlerini paylaştı.

“İNSANLARIMIZI BİR MİKSER İÇERİSİNDE BİRBİRİYLE EŞİT BİR ŞEKİLDE KARIŞTIRIYORUZ”

İlk olarak gerçekleştirdikleri son Genel Kurul toplantısı hakkında izlenimini aktaran Metin Atlas, “1942 yılında Mersin’de sahilde doğdum ve büyüdüm. Tüm hayatım Mersin’in sahillerinde geçti. İçimdeki sahil sevgisi geçmişimden geliyor. Zaten derneğin kurucu üyelerinden biriydim. Aramızda şehrin her kesiminden insanımız var. Belediyelerimizin temizlik görevlilerinden başkanlara, emniyet mensuplarına kamu kurum temsilcilerine kadar üyelerimiz var. Bu insanlarımızı bir mikser içerisinde birbiriyle eşit bir şekilde karıştırıyoruz. Derneğimiz çok güzel bir genel kurul toplantısı geçirdi. Hiçbir adayın birbiriyle rekabeti yoktu. Önceki başkanımız zaten bu kuruma hizmet etmiş ve emeği geçmiş bir insandı. Eski başkanımız yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle başkanlık görevinden çekilmek istedi. Ancak her şeye rağmen bir rekabet havası varmış gibi görünsün diye biz seçimlere iki listeyle çıktık. Sağ olsunlar üyelerimiz bizim listemizi uygun buldular ve yönetime gelmiş olduk” dedi.

“YER KONUSUNDA MUHATABIMIZ BÜYÜKŞEHİR AMA NASIL OLACAK ONU DAHA BİLMİYORUZ”

Mersin’in ilk olarak bir balıkçı kasabası olarak kurulduğunu hatırlatan Atlas, yıllar geçmesine rağmen Mersin Amatör Balıkçılar Derneği’nin yer sorununun bir türlü çözülemediğini kaydetti. Metin Atlas, “En büyük sorunlarından bir tanesi yer sorunudur. Şuanda kullandığımız alan henüz bize ait olan bir yer değildir. Milli Emlak ile Belediye arasında sürekli olarak mülkiyeti gidip gelen bir yer haline dönüştü. İçinde bulunduğumuz park önceki dönemde Milli Emlak’a ait olan bir alandı ve biz Milli Emlak’ın kiracısı konumundaydık. Sonra Milli Emlak’ın Büyükşehir Belediyesi ile arasında geçen itilaftan dolayı mülkiyet devir işlemleri üç sene uzadı. 3 senenin ardından park Büyükşehir Belediyesi’ne geçti. Şuanda muhatabımız Büyükşehir Belediyesi olacak ama nasıl ve ne şartlarda olacak onu daha bilmiyoruz” diye konuştu. 

“TEMİZLİK VE EĞİTİM ÇALIŞMALARIMIZ SÜRECEK”

Mersin Amatör Balıkçılar Derneği’nin yapacağı çalışmalardan bahseden Başkan Atlas, “Eğer biz yerimizi yeniden alırsak ve yer sorunumuzu çözebilirsek, bizim barınağın yanındaki havuzumuzdaki Caretta Caretta’larla ilgilenmeye devam edeceğiz. Yıllardır devam ettirdiğimiz Akdeniz’i temizleme projemiz var bu projemizi devam ettireceğiz. Çocuklarımıza yaz sezonlarında amatör balıkçıllık eğitimi vermeye, onlara deniz sporlarını sevdirmeye ve dalgıçlık eğitimi vermeye devam edeceğiz. Derneğimizin içinde deniz ile ilgili birçok branşa ayrılmış ve bu branşlarda çalışmalar yürüten arkadaşlarımız var bu arkadaşlarımıza destek vermeye devam edeceğiz. Yılda iki kez denizin üstünü ve altını temizleme etkinlikleri organize ediyoruz. Dalgıç gruplarımız denizi alttan temizliyorlar, tekneci arkadaşlarımız denizi yukarıdan temizliyor. Bunlar için bir bedel talep etmeden, bir hobi olarak yapıyoruz” şeklinde konuştu.

“DENİZİN ALTINDA BİNLERCE ÖLÜ BALIK VE CARETTA CARETTA VAR”

Konuşmasında denizi kirleten sanayi kuruluşlarına sert tepki gösteren Başkan Metin Atlas, Kazanlı Sahili’nde bulunan Kromsan işletmesini ağır eleştiriler yönlendirerek “Denizimizin kirlenmesi noktasında üzerinde durmamız gerekiyor. Mersin’de özellikle Kromsan isimin de rezil bir kuruluş var. Bu kirli kuruluşun denizimize verdiği zararı denizin üzerinden insanlar görmüyor ama eğer suya dalarsanız Kromsan’ın denize ne kadar zarar verdiğini kendi çıplak gözlerinizle de görebilirsiniz. Kromsan’ın atıkları denize aşağıdan iniyor. Denizin altında binlerce ölü ballık ve Caretta Carettalar var Bize inanmak istemeyenler varsa deniz orada, gidip denizin altına bir baksınlar. Balıklar ve Caretta Carettalar ölmeye devam ediyor ancak binlerce kez değişik kurumlar tarafından bu zulmün şikâyeti yapıldı ancak hiç kimse ilgilenmedi” dedi.

“BALIK ÇİFTLİKLERİ DENİZİN KİRLETİLDİĞİ BİR VAKALAR BÜTÜNÜDÜR”

Mersin’de turizm bölgelerinde kurulmaya çalışılan balık çiftlikleri ile ilgili yaşanan tartışmaya da katılan Başkan Metin Atlas, “Balık çiftlikleri denizin kirletildiği bir vakalar bütünüdür. Devlet buna müsaade ediyorsa ve devletin su ürünleri ilgili kurumları buna müsaade ediyorsa beklide biz balıkçılardan daha çok bildikleri vardır. Zaten bir hata varsa bundadır. Türkiye üç tarafı denizlerle çevrili bir ada olmasına rağmen bir Deniz Bakanlığı yoktur. Denizlerimizi su ürünleri kurumları ile yönetiyoruz. Bu kadar deniz ticareti olan bu kadar suya sahip olan bir ülkenin bir deniz bakanlığı yok” diye konuştu.

“KENTİN DENİZİNİ VE SAHİLLERİNİ KORUMASI GEREKİYOR”

Konuşmasının son bölümünde kent kamuoyuna ve Mersin’de yaşayan vatandaşlara çağrıda bulunan Mersin Amatör Balıkçılar Derneği Başkanı Metin Atlas, “Mersin sahillerindeki kirlilik boyutlarının artış gösterdiğine dikkat çekerek  “Hep birlikte bir bütün olarak denizimizi ve denizde yaşayan canlılarımızı korumamız gerekiyor. Deniz canlılarının yaşamalarına müsaade edelim. Ufak balık tuttuğumuz zaman o canlıyı suya yeniden bırakalım. Yani bir balıkçımız tuttuğu balık 600 – 700 gram olamadığı takdirde bu balıkları alıp eve götürüp yemeyelim. Trol ve Gırgır adı verilen teknelerle sahile yaklaşmış ve kaçak olarak balık avlayan şahısları sahil güvenlik birimlerimize ihbar edelim. Bunları karada, havada ve denizde nerde görürsek görelim o suçluları sahil güvenlik birimlerimize ihbar edelim. Çünkü bu deniz hepimizin biz bu denizi koruyamazsak ileride çocuklarımıza borç olarak bırakamayız. Biz bu dünyayı çocuklarımızın istikbalinden borç aldık. Bu doğayı aldığımız gibi teslim etmemiz lazım” şeklinde konuştu.